V11.11 Yayınlandı. İndirmek için Tıklayınız

Statik Proje Tasarımı ve Karşılaşılan Sorunlar

Re: Projecilik ve Sıkıntılar

müteahhit in biri aradı ve

-efendim abi
-biz asma katı asmolen yaptık gel buna göre tadilat projesi hazırla,
-abi nasıl yaptınız beton döktünüzmü durun yapmayın,
-valla biz deprem yönetmenliğini göre baktık yaptık merak etme sen :D ( yönetmenliği yalnız )
-durun geliyorum vs vs vs
 
Re: Projecilik ve Sıkıntılar

aslında bütün sorun yapı denetimlerde, bunları düzgün denetleyip gereken cezalar verilse sorun kalkar, yapı denetim arıyor bana diyorki,

falanca ne zaman projeye başlıyor ?
-abi adam 3 katın betonunu döküyor,
-yapma yaw, nerdeydi onun inşaat ?
- yuhh yani

durum bu... adamlar asli görevlerini belediyeye dosya taşımak sanıyor....
 
Re: Projecilik ve Sıkıntılar

her noktasında problemlerini çözmüş de sadece inşaat projeciliğinde/yapımında sorun yaşayan bir ülke değiliz. eleştiriye önce "ben" den başlayabilmek erdemdir. ve dahi en büyük adımdır. "eleştiri" bir haktır. amma velakin "eleştiri" yolunda gitmeyen bir şeyleri yoluna koymak için çooook cılız bir adımdır. hatta bazan eleştiri muhatabını hırsa sevk ederek yanlışta ısrar edilmesini de beraberinde getirebiliyor. maksat "üzüm yemek" ise ve de "bağcıyı dövmek" değil ise, projeci ve uygulayıcı mühendislerin bu nihai hedefe göre yeniden tedbirler silsilesi ikame etmesi gerekiyor. toplumun "okumuş" insanları olarak, soruna yeniden eğilme, yeniden değerlendirme yapmamız gerekiyor. aksi taktirde işler hiç düzelmeden böylece devam edecek. forumda bu başlık altında yazan tüm arkadaşlara saygılar. yazımı lütfen kimse "şahsına" münhasır olarak almasın. muhatabım başta kendim olmak üzere tüm inşaat mühendisleridir. saygılarımla...
 
Re: Projecilik ve Sıkıntılar

Belediyenin proje incelemekte baktığı şeyler:

x belediyesi ":1r1ttm42' Alıntı:
Radye temelde temel çukurundan dolayı donatıda kesiklik olması nedeniyle x yönünde en az 4 y yönünde en az 4 hesap aksı tanımlanmalı.
-(Ne söyleyebiliriz.)

Radye temel çizimlerinde g ve q görünmelidir. Bodrum katta bir bölgede mescit var q=500 olmalı.
-(Böyle bir gösterime ihtiyaç ve gereklilik yoktur. q=?)

1. Bodrum kat kalıp planına mimari projede yer alan yangın çıkış döşemesi ve merdiveninin eklenmesi rica edilir.
-(Plana ve merdiven detayına gerekli ekleme yapıldı. -Toprağa basan merdiven)

Merdiven ara sahanlık döşemeleri programda görünmemekte. Q=3.5 KN alınarak programa tanıtılması ve merdiven ara sahanlıklarının kotlandırılması rica edilir.
-(Yarı rijit diyafram seçeneği ile hesaplandığından tüm merdivenler sistemle bütün halde hesaplanmaktadır.)

Statik hesap raporunda kolon-kiriş birleşim yerlerinin kesme güvenliği görünmemekte. Hesap raporunda gösterilmelidir.
-(Sistem kirişsiz döşeme olarak çözüldüğünden kolon kiriş birleşim kesme güvenliği diye bir başlık otomatik olarak yoktur)

Mimari projede duvarlar tuğla olarak görünmekte. Statik proje duvar yüklerinin gözden geçirilmesi gerekmektedir.
-(Kirişsiz döşeme olduğu için hem döşeme yükleri arttırılmış hemde tüm duvar yükleri çizgisel yük olarak girilmiştir.)

Kalıp planında döşeme bilgilerinin G=? , Q=? gösterilmesi gerekmektedir.
-(Böyle bir gösterime ihtiyaç ve gereklilik yoktur, bu imalatı yapacak ustayı ilgilendiren bir konu değildir.)

Makine dairesi platform kotu döşemesi mimari proje ile uyuşmamakta. Mimar ile görüşülerek gözden düzeltilmelidir.
-(Düzeltildi)

Mimari projede her iki asansör kovası döşeme kotu da 19.60 olarak görünmekte. Mimar ile görüşülerek statik projeye kotların işlenmesi gerekmektedir..
-(İkazınız doğrultusunda yinede düzeltilmiş olup esasen mimari projede kendi içinde tutarsızlık söz konusudur)

Asansör kulesinin saçak döşemesinde q=0 alınmış 0.15 olmalı.
-(Üzerinde hiç bir şey bulunmayan 16cm'lik saçak döşemesine yük ilave etmeye gerek görülmemiştir. q=?)

Kat kenarlarında 20cm motif çıkmalarda q=0.15 alınmış, 0.20 olarak değiştirilmelidir.
-(Üzerine herhangi bir yük gelmeyeceğini öngördüğümüz 15 cm kalınlığındaki 20 cm lik motif çıkmaların yükünün 0.20 yapılmasına gerek yoktur.)

Bazı hava bacalarının ölçüleri yapılmamış.
-(Simetri durumu olduğundan çizim karışıklığına meydan vermemek için ölçü girilmemiştir.)
 
Re: Projecilik ve Sıkıntılar

Benim de kanaatimce belediyeler projeleri biraz şekilsel olarak inceliyor, hesaplar açısından değil. A1, B1, B2 gibi düzensizlik katsayıları bile çok yüksek olan, taşıyıcı sistem tasarımları akıl almaz projelere yönetmeliğe uygun olsun yeter deyip onay verilirken, belediyeler diğer yandan baca boşlukları, zaten mimari projede olan vaziyet planınında statik projeye eklenmesi yada proje kapağının arkasına iş güvenliği maddeleri yazılması gibi ikinci ve üçüncü derece konulara takılıp kalıyor. Birde NYILMAZ'ın belirttiği ve belediyenin istediği "Kalıp planında döşeme bilgilerinin G=? , Q=? gösterilmesi gerekmektedir." maddesi gerçekten saçma olmuş. Gerçekten de şantiyede usta G - Q değerlerini ne yapacak. Ayrıca asansör kulesi çatısında Q = 0 değilde nedir.
 
Re: Projecilik ve Sıkıntılar

Gözlem

Şimdiye kadar incelediğim çoğu projede, bodrum katı olmayan, zemin + normal katlı yapılarda zemin kat kolonlarının alt sıklaştırma (sarılma) bölgesi yüksekliğinin gereğinden az bırakıldığını gözlemledim. Çünkü, özellikle ayarlanmadığı ve düzeltilmediği taktirde bu kolonların alt sıklaştırma bölgesinin büyük bir kısmı temel üstü toprak dolgusu ve grobeton içinde kalmakta ve alt sıklaştırma bölgesi yükseklikleri önemli ölçüde azalmaktadır.

Kısacası kolonların alt sıklaştırma bölgesi yüksekliği temelden başlayarak subasman seviyesi + yönetmelikte belirtilen yükseklik olmalıdır. Aksi taktirde zemin kat kolonlarının alt sıklaştırma bölgesi yüksekliği subasman seviyesi kadar azalmaktadır. Zemin + normal katlı yapılarda ortalama subasman seviyesinin de 0,50 - 1,00 - 1,50 m arasında olduğunu düşünürsek, yapıda oluşması muhtemel bir çok plastik mafsalın, rijit dolgunun hemen üst seviyesinde, alt sarılma bölgesi önemli ölçüde azalmış zemin kat kolonlarında oluşabileceğini söyleyebiliriz.

Aslında ideCAD Statik'de bu tehlikeli durum kolon statik/betonarme sekmesindeki kolon alt uç sarılma bölgesi uzunluğu opsiyonu ile kolayca düzeltilebilir, ama nedense kullanıldığını pek görmedim. Peki bu opsiyon program tarafından otomatik hale getirilebilir mi ? Evet. Programda bir sekmede subasman yüksekliği girilerek tüm zemin kat kolonlarının alt uç sarılma yükseklikleri bu değere bağlı olarak basitçe yükseltilebilir. Eğer farklı subasman seviyeleri varsa da hangi kolonların hangi seviyeye dahil oldukları programa belirtilerek otomatik olarak gerekli düzeltmeler yapılabilir.

Sonuç olarak subasman seviyesi oluşturulmak için yapılan temel üstü rijit dolgu, analiz programı ve mühendis için hesaplarda göz önüne alınmayan sanal bir kavram olsa da gerçekte etkileri son derece tehlikelidir.

Gözlemim bu doğrultuda. Herkese iyi çalışmalar...
 
Re: Projecilik ve Sıkıntılar

evet çok doğru. kolona bağlanan kirişlerde kot farkı olduğunda da dikkat edilmesi gerekir. mesela ara kat sahanlığına bağlı kolonlar. mesela kademe kenarındaki kolonlar...
 
Re: Projecilik ve Sıkıntılar

- Kayıt 585: Son yaptığımız proje, iki yandan bitişik nizam, ön ve arka cepheleri yola bakan bir parselde yapılacak B+Z+3 katlı, yaklaşık olarak 1600 m2 basit bir konut binasıydı. Projede ön ve arka yol arasında 6.50 m kot farkı olmasından dolayı bodrum kat yüksekliği de otomatik olarak 6.50 m oldu. Yalnız belediye mimari kontrol masasındaki görevli 6.50 m kat yüksekliği fazla bodrum katı orta yüksekliğinden döşemesiz şekilde sadece kiriş geçirerek 2'ye bölün dedi. Ayrıca 6.50 m yüksekliğe sahip kolon ve perdelerinin burkulma boylarının azaltılması ve yanal stabilitelerinin iyileştirilmesinde de faydalı olacak bir öneri. Neyse, mimari proje ön izinden çıktı, ben betonarme projesini diğer mühendisler de geri kalan projeleri çizdi. Kontroller yapıldı ve inşaat ruhsatı alındı. Buraya kadar herşey güzel. Daha sonra şantiyedeki ustalar bu projeler saçmalık diyerek yapının müteahhitini çalıştığımız büroya salmışlar. Adam gelip, bodrum katın orta kotunda yaptığımız, döşemesiz ve üstü boş kirişleri kastederek beni batırmaya mı çalışıyorsunuz gibisinden ağzına geleni söyledi. Ben de çıkışmak zorunda kaldım. Halbuki bodrum katın orta kotundan yaptığımız o ek kirişlere gidecek demir miktarı 2 tonu bile bulmamaktaydı. Ayıca mimari ve statik proje o kotlu ve çarpık arazi için hem güzel hem de ekonomik olmuştu. What a waste of time...
 
Re: Projecilik ve Sıkıntılar

- Kayıt 632: Yaklaşık 6 ay önce mimarisi bizim büroda tasarlanmış ve betonarme projesini benim yaptığım, yaklaşık inşaat alanı 4100 m2'lik bir projeyi yapı denetim kontrolünden ve belediyenin ruhsat vermesinin ardından müteahhite verdik ve inşaata başlandı. Yalnız, yapının parseli çok çarpık ve geometrisi bozuk olduğu için mimar istenen daire sayısını, daire büyüklüklerini ve dükkan tasarımlarını gerçekleştirmek için çok zorlama bir tasarım yaptı. Projenin mimarisi kötü olmadı, hatta istenen talepleri karşılayan yapılabilecek iyi bir tasarım oldu. Fakat bu durum tabii ki de benim işimi zorlaştırdı. Uzun uğraşlar sonucu bu kaotik mimari için yapılabilecek en iyi çözümün, sistematik olarak konulabilecek, hizalı kolonlarla yapılacak, büyük boyutlu yatık kirişlerle bağlanacak asmolen sistem olduğuna karar verdim. Çünkü, binanın dış cephelerine ve zemin katın komple dükkan olmasından dolayı hiçbir iç aksa perde koyamamaktan ötürü tüm kolonları güçlü kare kolonlar olarak tasarlamak zorunda kaldım. Sonuç olarak hem mimari hem de statik açıdan (maliyeti de sistemin asmolen sistem olmasına ve radye temel gerektirmesine karşın makuldü) iyi bir yapı çıktı. Her şey güzel ve sorunsuz ilerledi.

Fakat, dün (22.04.2015/İZMİR) yapının müteahhiti büroya gelip bu kare kolonlar odalara fazla çıkıntı yapmış, yaptıkları inşaatın yanındaki bilmem kaç katlı binaya 25/50 kolon konulmuş, siz neden böyle yapmadınız, ben artık başka bürolarla çalışacağım diyerek konuyu kapattı. Halbukü daha ince inşaat bile bitmeden bazı dairelerini satmıştı...
 
Re: Projecilik ve Sıkıntılar

sevgili meslektaşlarım fikirlerinize ihtiyacım var, 7 senelik mühendisim ve son 2 senedir kendi büromda statik proje hizmeti veriyorum, çalıştığım mimardan yaklaşık 6 aydır ödeme alamadım,
en son teslim ettiğim projeleri de başka bir projeci mühendise yeniden proje yaptırmış. belediyedeki dosyada 2 takım proje çıktığında durumu farkettim. imza atarken ödeme isterim diye düşündüler muhtemelen. konuşmaya çalıştım ama aradığımda açmıyorlar saçma sapan bir kaçış halindeler. sizce nasıl bir yol izlemeliyim?
 
Re: Projecilik ve Sıkıntılar

- Kayıt 635: Dün betonarme projesini bizzat yaptığım (yer yer çelik kısımlarını da) 26 katlı yüksek yapı projem belediyeden onay aldı. İlginç olan hesapları bitirip çizimlere geçmeden önce sadece bakmış olmak için N,T,M diyagramlarına ve değerlerine baktım. Bakmayabilirdimde. Ve uzun süredir yaptığım betonarme projelerde (çelik projerde olmaz) iç kuvvet değerlerini incelemeden sadece donatı oranları, değerleri, yönetmelik raporları ve dinamik analiz sonuçlarına bakarak projeleri tamamladığımı fark ettim. Kısaca artık N,T,M değerlerini bile incelemeden proje yapılabilecek bir teknolojik düzeye ! erişmişiz. Bu durumun şu anda ve gelecekte inşaat mühendisleri için iyi mi yoksa kötü mü olduğu sorusunu bir süredir düşünmekteyim. Zaman zaman önüme 20-30 senelik yapıların performans analizi için eski yırtık projeleri ve hesap cetvelli geliyor. Bakıyorum elle çizimlere ne kadar çaba ve titizlikle yapılmış. Cross metodu ile elle çözülmüş sayfalarca düzlem çerçeve sonuçları. Bence gelecekte (10 sene içerisinde olacaktır) betonarme ve çelik yapı programları mimari tasarımları tarayıp otomatik olarak kolon, perde ve taşıyıcı sistemi de oluşturunca yetkin statikerlere ve projeci inşaat mühendislerine gerek kalmayacak. (01.02.2017/İZMİR)

Not: Zaman tanım alanında dinamik analiz üzerine yüksek lisans yapmış biri olarak ideCAD yetkililerinden ricam Newmark metodu yerine Hilber - Hughes - Taylor alfa Metodu ya da Chung - Hulbert Genellestirmis alfa Metodu kullanılsın.
 
Değerlendirme

Merhaba saygıdeğer meslektaşlar,
İzmir ili içerisindeki hmax serbestli (80.70 m) son projemiz için TGUA-4 uzmanlık alanı sınıfından bir tasarım gözetmeni ile görüşmekteyiz. Kendisi İstanbul'da ikamet etmekte. Aslında CSB kayıtlı bu meslektaşlarımın hepsi İstanbul'dan şu an. Birlikte, linear ve nonlinear time history analizleri kapsamında, yapının güçlü ve zayıf yönlerini irdeleyerek sonsuz revizyonların içine girmiş bulunmaktayız.

Şahsen, ülkemiz için yeni bir kavram olan bu "Tasarım Gözetmeliği" uzmanlığını çok yerinde ve geç getirilmiş bir pozisyon olarak değerlendirmekteyim. Bahsi geçen konular üzerine yüksek lisans tezim olmasına rağmen yetkinliğimin ve konu üzerindeki hakimiyetimin çok sınırlı olduğunu fark ettim. Bilmekle, bildiğini sanmak arasında dağlar kadar fark var. Projenin ilgili idareler, komisyonlar ve CSB'ye gönderilmesi gereken birtakım belgelerin ve onayların alınmasının ardından, projenin sonuçlanmasıyla birlikte bu gözetmen meslektaşımıza, tebliğ esaslarına göre, yapı yaklaşık maliyeti üzerinden ciddi bir ödeme yapacağız. İtiraf edeyim, kimilerince "astronomik saçmalık" olarak nitelendirilen danışmanlık bedelini hiç öyle yüksek falan da bulmadım. Hatta çok hoşuma gitti, saygı duydum ve mutlu oldum. Bu yetkinlikte bir mühendis olmak kendini çılgın bir adamışlık gerektiriyor, bunu ilk birkaç müzakerede hemen fark ediyorsunuz.

Sonuç olarak, bahsi geçen bu "özel binaların" tasarımında etkin rol alacak gözetmenlik kavramı zorunluluğunu son derece gerekli ve nokta atışı buldum. Aslında bu hizmet için talep edilen yüksek rakamlar bana iş güvenliği uzmanlığının ilk patlak verdiği yılları hatırlatsa da, zamanla İSG gibi itibarsızlaştırılıp çöp edilebileceğini sanmıyorum. Çünkü, herkesin öylece bir iki aylık kıytırık bir kursla alabileceği multi_disipliner bir dal değil. Daha çok, hayat boyu başarı ödülü gibi bir şey.
 
"statik proje tasarımı ve karşılaşılan sorunlar"
başlığı altında daha önceki mesajlarda olduğu gibi
betonarme proje tasarımı
çelik proje tasarımı
ve deprem yönetmeliğine uygun proje tasarımı
kapsamında
sektörde karşılaştığınız güçlükler ve problemler ile ilgili
genel görüş ve yorumlarınızı paylaşabilirsiniz.
 
Geri
Üst